sözlükçülerin yola ilk çıkış hikayeleri

/ 11
6 senelik ilişkim yeni bitmiş ve ne poh yiyeceğimi bilmeden yazı piç ediyordum ki ampul yandı. Tatil yapayım lan dedim ama öyle eskisi gibi yapmayayım yeni bir şeyler olsun manyak tiplerle tanışayım kafayı bulup kaybolayım derken kabağa rotayı çizdim. E rotayı çizdik bari değişiklik yapıyorum bir de otostop yapayım yol parasına harcayacağımı kafama harcarım diye düşünmemle yola çıkmam 2 saat sürdü. Daha gitmeden bindiğim ilk araçta sarhoş olmuştum gecenin zikinde güç bela kabağa vardığımdaki rahatlamayı hiç unutmam.
Yıllar yıllar önceydi. Herşeyin sıkıcı ve umutsuz olduğu günlerde kendi kendimi gaza getirerek istanbuldan otostopla muğlaya giderek ölüdenizde 10 gün kamp ile neticelenendir.

Asla akıldan çıkmayacak, dünyaları da gezsem zihnin bir köşesinde kalacak olağanüstü anılar ile bitmiştir.

Tanım: İlkler unutulmaz.
hep özgürlüğün peşinde ve daha fazlasını isterdim. interailde, gezenlerin paylaşımlarını gözlerimdeki yaşlarla birlikte okurduk. sonra o yaşlı gözler bir arkadaşımında gruptan olduğunu gördü. hemen ona 'bana yol hikayelerini anlatır mısın' dedim. anlattı anlattı ve anlattı... seninle bir günlük gezi yapalım dedi. ama şans işte iki gün sonra "sülüklü göl (2016)" etkinliğini gördük. naptım ne ettim çıktım yola cebimde hayallerimle. kaç tıra bindik, kaç hikaye dinledik, kaç parmak kaldırdık hepsi mıh gibi aklımda. üstelik yiyeceğimiz bile yoktu. (orda alırız dedik ama market yoktu) neyse kısa keseyim. eve geldiğimde gece yatarken kendime söylediğim şuydu 'ölürsem gözüm açık gitmem ama ölmezsem de bu gözler artık hep yeni yollar görecek'
2011 de lise okurkan arkadaşlarımla iddaaya girmiştik o zamanlar çok hevesleniyordum böyle çadırda kalmalar falan, üç kişilik bi tayfamız vardı (bkz: iyi kötü çirkin) karneleri alır almaz teşekkür belgesi alanın istediği şey yapılacaktı ne olursa, azmettim teşekkür aldım ve şile de bir campinge gitmiştik ondan sonra da iflah olmadım zaten
gecenin bir yarısı ani bir kararla çantamı toplayıp 3 kişi bir seat ibizaya atlayıp gittiğim longoz kampıydı.
20 yaşındaydım ve ilk kez tek başıma teee güney amerikalara gittim. gittiğimin ikinci günü tüm paramı çaldırmıştım. 4. gün de burnumu kırdım. karnavala katılıp balı böreği yiyip dönecektim, bokun tezeğin içinden çıkamadım....
Arkadaş tavsiyesi ile rize ye ordan da gelmişken gürcistana uğruyayım dedim. Ve yolculuk başladı daha 3 ülke gezebildim malesef.
Floransayı görmek en büyük hayalimdi, hatta orda bulunan bir köprüden esinlenerek yapılan köprü için bursaya gitmiştim. Irgandı köprüsü ismi. Daha sonra arkadaşımla acaba yapabilir miyiz diye plan yapmaya başladık. Yaklaşık 3 ay sonra vizeye başvurduk. Vize çıkınca nasıl sevindim anlatamam. Vizeden 1,5 ay sonraya biletleri aldık. Romaya, o kadar heyecanlıydım ki, 4 saat önce havalimanına gitmiştim :d Roma, Floransa, Venedik ve Milano yapmıştık. Buda böyle bir anımdır. Teşekkürler.
Her sey 15 gunluk planladığım Avrupa seyahatimin ilk duragi olan Roma'ya inisimde valizimin baska bir ulkede oldugunu ogrenmemle basladi. Ahh siz o kadar plan yapin; efem kolezyum da şu t-shirt umu giyerim, gecelere akmalik mekan gomlegimi en uste koyayim da kirismasin gibi hayallerin hepsinin bosa gitmesi ve vaktimin bir kismini kiyafet satin almak icin magaza ariyarak gecirmem - 1 gunde 35 km yurumuslugum var - de eklenince unutulmaz bir gezi oldu benim için. 15 gunun sonunda Izmir'de kavuştuğum kolezyumda giyilmeyi uman tshirtumu saat kulesine nazir giydim. Yemisim Romayi fjjdj
Karavan kiralayıp çıkmayı planladığımız akdeniz turuna istediğimiz tarihlerde bulamayınca haydi çadır alıp çadırla çıkalım deyişimizdir. İlk otostop çekmem de couchluk yapacağım arkadaşımın İzmire gelip, geldiği gün eve gidemeden arkadaş gazına gelip yola düşüşümüzdür.
/ 11