#tüm jackie-brown başlıkları

lviv'i gezmek istiyorum. daha önce hiç gitmedim. sokaklarında kaybolmak, klasik müzik dinletilerine gitmek, cafe'lerinde kahvemi yudumlamak, şarap almak, yeni insanlarla tanışmak istiyorum. daha önce gitmiş olan suserlar yeşillendirebiir, tavsiyeleri bekliyorum.

sene 2001, istanbul işletme öğrencisiyiz. uluslararası işletme dersine giren hocamız vardı (isim vermeyeceğim ama sonradan iktidar yancısı olup, thy’de güzel yerlere geldi). hakkını yemeyeyim, dersleri oldukça rahat, şen şakrak geçerdi. çıkışta kâh basketbol oynar, kâh avcılar’da künefeciye giderdik. velhasıl o yıllarda bu bahsini ettiğim markalar daha türkiye sınırları içine girmemişti. sadece karaköy’deki amerikan pazarı’nda bulunabiliyordu ama inanılmaz pahalı ürünlerdi. o yaşıma kadar bu markalardan bir haber yaşamıştım. hocayı başka bir şey giyerken de görmezdiniz zaten. yaz kış yandan cepli jack wolfskin kargo pantolon, columbia gömlek, north face outdoor bot, north face mont falan giyerdi. evinin, arabasının, üniversitede odasının anahtarlarının bulunduğu anahtarlık bile dağcı klipslerindendi. o zamanlar sadece ithal olarak bulunabilen bu ürünler artık türkiyede dikiliyor. bu markalara ait hiçbir ürüne sahip olamadığım için bir karşılaştırma da yapamayacağım ama north face hep bir sempatik gelmiştir bana.

edit: imlâ

hayır niye kapatıyorsunuz? o kadar kızla seviştim, arasından belki 6-7 tanesi sadece gözleri gözlerime bakarak sevişti, bunların da 3-4’ü yabancıydı zaten. yani yabancısı bile gözlerini kapıyor. utanılacak bir şey yapıyorsan neden sevişiyorsun? daha mı iyi hissediyorsun gözlerini kapayınca?

edit: imlâ

bir kere sevgiliniz, arkadaşınız bu ya da şu valizi kullanıyorsa arkanıza bakmadan uzaklaşın kendisinden. hatta bir gezginin kalitesiz olduğunu gösteren detaylar adlı başlığa sığdırılabilecek bir hadise.

hapse giren, askere ya da memlekete giden bu valizlerle gidiyor. kızılay mı dağıtıyor anlamadım. bu direkt kalite göstergesidir bence. askere giden kalitesizdir demiyorum. anadolu evladı garibanlıktan bunu kullanıyordur da bir arkadaşınız tatile giderken yanına bu valizi alıyorsa direkt sıkıntı

yarınki antalya => istanbul uçuşumu iptal eden atlas global’in az önce gönderdiği sms ile öğrendiğim ve 21 aralık 2019 tarihine kadar tüm uçuşlarını durdurması hadisesi

Kaynak

son 1 yılda duymaya başladığım kavram. boşanmış tek çocuklu kadınların kendilerine verdiği ad. bu kadınların yaşları genelde 30-40 arası oluyor. sevgili/fuckbuddy ararken sosyal mecralarda kendileri için bu tanımlamayı kullanıyorlar. tecrübeyle sabit ki, çoğu ya ayrıldığı eşini sizde görmek istiyor ya da ayrıldığı eşindeki eksiklikleri sizde tamamlamak istiyor. 20’li yaşlardaki kızlardan umduğunu bulamayan, tecrübeli bir kadınla ilişki yaşamak isteyenlerin adresidir kendileri. ancak ilişkinin tek tatsız yanı, sürekli çocuğundan bahsetmeleridir. hatta ilişkinin ilerleyen safhalarında sizin onun çocuğuna baba olmanızı ya da bir baba gibi davranmanızı beklemesidir.

edit: imlâ

tüm hazırlıklar tamdır; gideceğin yerler, kamp atacağın koylar, denize gireceğin plajlar, kamp arkadaşları, sana onlarca like atmayı bekleyen takipçilerin ama sabah şişmiş bir boğazla kolun kanadın kalkmıyor vaziyette uyanıyorsun. resmen kabus.

boş insanların profillerindeki eğitim bölümüne yazdıkları şey. sorsan hayatın tüm sırrını bunlar çözmüş, mahallenin ağır abisi/ablasıdırlar. bütün acıları onlar çekmiş, nerede sıkıntı varsa göğüs gererek bu okuldan mezun olmaya hak kazanmışlardır. aynı zamanda arabesk kültürün meslek yüksek okuludur.

ocak 2020’deki fatura kesim tarihine kadar 13,99 liradan kullanacağımız spotify premium üyeliği, bu tarihten itibaren 17,99 lira olarak güncellenecekmiş

tam hali “şehirler farklı olsa da değişmeyen minibüs durağı isimleri” olacaktı ama malum başlık sınırına takıldı.

böyle bir şey dikkatimi çekti. türkiye’de nereye gitseniz bu duraklardan var. geneli de varoş semtlerde olması.

(bkz: dere)
(bkz: köyiçi)
(bkz: esentepe)
(bkz: depo)
(bkz: üçyüzlü)
(bkz: kale)