ah muhsin ünlü
Asıl adı bildiğiniz gibi (bkz: onur ünlü) dür. Senarist, yönetmen, şair, yapımcı inanılmaz üretken bir abimiz kendisi. Leyla ile Mecnun dizisi olmasa pek tanımayacaksınız kendisini ya hadi neyse. Bir çoğumuz aynı kişi olduklarından bile çok sonra haberdar oldu var öyle arkadaşlarım yadırgamamak lazım. Şimdi bu sayın abimiz süper bir adam bir kere özellikle sinema alanında çektiği filmleri izleseniz aklınız çıkarda nerede sizde o akıl. Güzelde yazar bir abimiz ah muhsin ünlü mahlasını edebi çevresinde kullanır. 1993-1998 yılları arasında ah muhsin ünlü mahlasıyla Gidiyorum bu adlı bir şiir kitabı çıkarmıştır üstelik.
Hayat öyle bir yolculuktur ki, engin denizlerde yol almaya benzer. İster, süzülürken sakin sularda, ister, boğuşurken deli dalgalarda, seni koruyan, ruhunu taşıyan, emanet bir kayıktır; gövden aslında! Pusulandır inancın, limana varman da, şansındır rüzgar, yolunu almanda, amaç limana yanaşmaksa, rüzgarı beklemeye ne gerek, verilmiştir ellere iki kürek, bunlardan biri akıl, biri de yürek!
Hayat öyle bir yolculuktur ki, engin denizlerde yol almaya benzer. İster, süzülürken sakin sularda, ister, boğuşurken deli dalgalarda, seni koruyan, ruhunu taşıyan, emanet bir kayıktır; gövden aslında! Pusulandır inancın, limana varman da, şansındır rüzgar, yolunu almanda, amaç limana yanaşmaksa, rüzgarı beklemeye ne gerek, verilmiştir ellere iki kürek, bunlardan biri akıl, biri de yürek!
Şiirlerini beğendiğim kişilerden biridir. Ah muhsin ünlü ile onur ünlü’nün aynı kişi olduğu bilgisinden bihaberdim. Şimdi fark ettim bunu.
Özellikle şarkıya da uyarlanmış şu şiirini çok beğeniyorum:
“zaten kırılmış bir kızsın şimdi dövülmüş bir av
yanmış ırmaklar öneriyorsun toy bedenine
kavmin yanlış tufanlardan geçip duruyor
gözlerime baka baka ağlayıp aşk diyorsun
bir tekkenin ortasına sirk treni devriliyor.”
Özellikle şarkıya da uyarlanmış şu şiirini çok beğeniyorum:
“zaten kırılmış bir kızsın şimdi dövülmüş bir av
yanmış ırmaklar öneriyorsun toy bedenine
kavmin yanlış tufanlardan geçip duruyor
gözlerime baka baka ağlayıp aşk diyorsun
bir tekkenin ortasına sirk treni devriliyor.”