aniden gelen her şeyi bırakıp gitme isteği
hayatınızda, birtakım şeyleri başardım diye düşündüğünüz sırada, aslında hiçbir bok beceremediğinizi gördüğünüz zamanlarda yapmak istediğiniz şeydir.
ne yaptığımı sorguladım hayatımda hep, istedim yaptım dediğim bir evlilik yaptım. (sancılı da oldu) bir iş buldum çalıştım çalışmaya devam ediyorum. (bana uygun olmadığına eminim) bir ailem var. (beni anlamadıklarına şüphem yok)
gibi gibi şeyler düşünüp sonunda ulaşacağınız nokta burası oluyor.
(içimi döktüm sözlük beni affedin)
ne yaptığımı sorguladım hayatımda hep, istedim yaptım dediğim bir evlilik yaptım. (sancılı da oldu) bir iş buldum çalıştım çalışmaya devam ediyorum. (bana uygun olmadığına eminim) bir ailem var. (beni anlamadıklarına şüphem yok)
gibi gibi şeyler düşünüp sonunda ulaşacağınız nokta burası oluyor.
(içimi döktüm sözlük beni affedin)
genel olarak her şeyi bırakıp uzak diyarlara gidip oralarda yaşama isteğidir şahsım açısından. para bu isteğin içindeki en önemsiz unsurdur. benim için bu isteğin önünde bulunan tek engel ailedir. hafiften yaşlanmış olmaları, omuzlarınıza ciddi sorumluluklar yükler. keşke beş parasız ama aile ile ilgili bu kadar sorumluluk olmadan geçirebilseydim bu yaşlarımı. ama yine de aile ıyidir, üzmeyin, sevin, mutlu edin. günü geldiğinde her birimiz aniden çekip gideceğiz zaten. o yüzden imkanı olan aniden çekip gitsin, kendim gitmiş kadar sevinirim ulan.
herşey seyrinde ilerlerken ansızın hayatının orta yerine bomba gibi düşen ve hızlı bir sirkülasyonla seni darmaduman eden o olayların hepsini bir sırça fanus olarak düşün. şimdi gücünle, hayallerinle ve renginle patlat o camı. içinden çıktığın bu fanuse asla dönmemek üzere düş yollara. çünkü orda arkana bakmama lüksün var. içinde bulunduğumuz hayat matruşka bebekler gibi sırça fanuslerden oluşuyorsa, neden ilk camı kırarak başlamıyoruz?