ankara'yı özlemek

Bir İzmir hatta İstanbul değil evet ankarayı özlemek ilginçtir sözlük. Belki de ilk otostopumu oradan, eskişehir botaş yolundan çekmiş, ilk decathlon alışverişimi ordan yapmış olmamdan dolayı. Sabahın köründe soğukta, kızılayda hızlı adımlarla otobüse yetişmeler, anıtkabir etrafında kalender dolaşmalar, kuğulu, tunalı caddesi yolu, dikmen yokuşlarında kaybolmalar, aşti ve iğrenç kalabalığı, Çukurambardaki anlamsız gökdelenler, gece bilkent yolunda okuldan eve dönerken sağ tarafımda kalan rengarenk şehir manzarası... Veya sadece anılar. Karşılaşılan insanlar ve yaşanan olaylar bana bunları yazdıran belki de. Bilemiyorum sözlük. Bir insan ankarayı neden özler?
istanbul'a ilk geldiğimde yaşadığım şey. nispeten daha temiz ve kuru havasını, insanlarını, her yerin her yere yakın oluşunu özlemiştim.
(bkz: yılmaz erdoğan)ın dediği gibi

"öyle deme ankara'yı sevmeyene bir zulümdür
bu kadar insanın neden ankara'yı bu kadar çok sevdiğini anlamadan
ankara'da yaşamak"

sevmemişsen özlemini anlayamazsın hiçbir şeyin.
Yaşarken; “ yahu ne özleyeceğim ben burayı” dediğim, şimdi deli gibi özlediğim ve bu özlemi insanın içine nasıl sirayet ettirdiğini çözemediğim şehirsin Ankara...