dindar insanlardan uzak durmak
dindarlık farklıdır yobazlık farklı.dindar insanlar kimseyi hor görmez, onlara kafir gözüyle bakmaz.insanların bir gün doğru yolu bulması için onlara dua eder.
yobazlar ise dini en mükemmel yaşadıklarını düşünürler.diğer insanları hor görüp cehennemdeki yerlerinin hazır olduğunu düşünürler.kibirlidirler ve kimsenin yaptığı ibadeti beğenmezler.bu kibirleri yüzünden Allah da kendilerine bazı imtihanlar verir(kendi görüşüm).imtihanları genelde para olur ki konu namaz ve diğer ibadetler olunca asıp kesen insanlar kul hakkı yemeye gelince gayet soğukkanlı ve umursamaz olabilir.
sizin uzak durmak istediğiniz aslında yobazlar, dindarlar değil
yobazlar ise dini en mükemmel yaşadıklarını düşünürler.diğer insanları hor görüp cehennemdeki yerlerinin hazır olduğunu düşünürler.kibirlidirler ve kimsenin yaptığı ibadeti beğenmezler.bu kibirleri yüzünden Allah da kendilerine bazı imtihanlar verir(kendi görüşüm).imtihanları genelde para olur ki konu namaz ve diğer ibadetler olunca asıp kesen insanlar kul hakkı yemeye gelince gayet soğukkanlı ve umursamaz olabilir.
sizin uzak durmak istediğiniz aslında yobazlar, dindarlar değil
bu durumu aslında "dindar" sıfatına indirgememek gerek. inandığı her ne ise karşıda ki insana aşılamaya çalışan, sürekli kendi fikirlerini konuşan, karşısındakine söz şansı tanımayan insanların geneli için geçerli bi davranış.
Kimseyi değiştiremezsiniz bunu kafanızs sokun! eğer karşıda ki insanı olduğu gibi kabul ederseniz, hayatın be kadar renkli olduğunu fark edeceksiniz.
Kimseyi değiştiremezsiniz bunu kafanızs sokun! eğer karşıda ki insanı olduğu gibi kabul ederseniz, hayatın be kadar renkli olduğunu fark edeceksiniz.
Bence başlık yobaz insanlardan uzak durmak olmalıydı. Yukarıda da denildiği gibi inanmışlık ile yobazlık farklı şeyler.
(bkz: herkesin şeysine kimse garışamaz )
(bkz: herkesin şeysine kimse garışamaz )
Dindar diye bahsedilen insanlar din tüccarı değillerse gereksiz olan eylemdir.
Şimdi size klişe lafların ardından güzel bir tespitim olacak. Zaten her klişe ilk söylendiği vakit müthiş bir tespit değil midir?
Kapitalist devletlerin genel taktiği hammadde ve pazar arayışları başladığından beri böl, parçala ve yönet olarak gösterilir. Hindistan'da olan gibi. Oraya sonra geleceğiz.
Hızlı bölünenler oyunu kaybetti. Ezidiler bu yüzden öldü. Şii Sünni çatışması böyle alevlendi.
Türkiye'de de ilk önce bir takım kara propagandalar çevrilerek Alevi-Sünni çatışması harlanmaya çalışıldı. Başarıya ulaşmadı.
Daha sonra türk-kürt arasına tel örgü çekmeye çalıştılar. E haliyle asala boşuna PKK olmadı. O bile yemedi.
Son kozlarını da dinci-dinsiz arasında oynadılar. Şu an birbirine tabandan zıt iki taraf var. Hem de sayıları bile eşit. Onlar için bulunmaz nimetti. Din yüzünden ayırmadıklarını din sayesinde ayırdılar.
Hindistan ve pakistan gibi...
Peki çıkarlara bakalım. Ortadoğu'da güçlü bir ülke emperyal güçler tarafından istenmeyecektir. Hürmüz boğazındaki ticarete gölge düşsün istemezler.
Bir düşünün. Türkiye'nin güneydoğusunda Irak'ta ve Suriye'de petrol çıkıyor. Doğu'da iran ve Azerbaycan doğalgaz çıkarıyor. Kafkas petrolleri herkesin malumu. Harita gelsin gözünüzün önüne. Türkiye'nin doğu coğrafyasında petrol yahut doğalgaz olmama ihtimali nedir?
Doğu ve orta Anadolu'da genel kanı batıda insanların dinsiz olduğu. Sürekli sevişip içki içtikleri. Bu düşünceler o kadar ileri gidiyor ki doğal afeti tanrı gazabı olarak görüyorlar. Batı Anadolu'da ise doğu ve orta Anadolu'ya oranla daha aydın insanlar barınmasına karşın bu insanlar diğer kesime çomar diyorlar. Doğu ve orta anadolu, belki de petrol kaynaklarımız olan yerler, eğitimsiz insanlar elinde tutuluyor. Olası bir bölünmede olabilecekleri siz düşünün.
Ben hiçbir ilahi dine mensup olmayan bir insanım. Ötekileştirmememle gurur duyuyorum. İnsanları ötekileştirmeyin. Onları kazanın.
Şimdi size klişe lafların ardından güzel bir tespitim olacak. Zaten her klişe ilk söylendiği vakit müthiş bir tespit değil midir?
Kapitalist devletlerin genel taktiği hammadde ve pazar arayışları başladığından beri böl, parçala ve yönet olarak gösterilir. Hindistan'da olan gibi. Oraya sonra geleceğiz.
Hızlı bölünenler oyunu kaybetti. Ezidiler bu yüzden öldü. Şii Sünni çatışması böyle alevlendi.
Türkiye'de de ilk önce bir takım kara propagandalar çevrilerek Alevi-Sünni çatışması harlanmaya çalışıldı. Başarıya ulaşmadı.
Daha sonra türk-kürt arasına tel örgü çekmeye çalıştılar. E haliyle asala boşuna PKK olmadı. O bile yemedi.
Son kozlarını da dinci-dinsiz arasında oynadılar. Şu an birbirine tabandan zıt iki taraf var. Hem de sayıları bile eşit. Onlar için bulunmaz nimetti. Din yüzünden ayırmadıklarını din sayesinde ayırdılar.
Hindistan ve pakistan gibi...
Peki çıkarlara bakalım. Ortadoğu'da güçlü bir ülke emperyal güçler tarafından istenmeyecektir. Hürmüz boğazındaki ticarete gölge düşsün istemezler.
Bir düşünün. Türkiye'nin güneydoğusunda Irak'ta ve Suriye'de petrol çıkıyor. Doğu'da iran ve Azerbaycan doğalgaz çıkarıyor. Kafkas petrolleri herkesin malumu. Harita gelsin gözünüzün önüne. Türkiye'nin doğu coğrafyasında petrol yahut doğalgaz olmama ihtimali nedir?
Doğu ve orta Anadolu'da genel kanı batıda insanların dinsiz olduğu. Sürekli sevişip içki içtikleri. Bu düşünceler o kadar ileri gidiyor ki doğal afeti tanrı gazabı olarak görüyorlar. Batı Anadolu'da ise doğu ve orta Anadolu'ya oranla daha aydın insanlar barınmasına karşın bu insanlar diğer kesime çomar diyorlar. Doğu ve orta anadolu, belki de petrol kaynaklarımız olan yerler, eğitimsiz insanlar elinde tutuluyor. Olası bir bölünmede olabilecekleri siz düşünün.
Ben hiçbir ilahi dine mensup olmayan bir insanım. Ötekileştirmememle gurur duyuyorum. İnsanları ötekileştirmeyin. Onları kazanın.