diyarbakır'daki korkunç karpuz heykeli

alt kısmında diyarbakır surları üstüne karpuz konmuş, 25 metre yüksekliğindeki baz istasyonuna yerleştirilmiştir. hayatımda bundan daha kötü melih gökçek'in dinazorlarını görmüştüm ankara'da, bu da 2. sırayı aldı. haber için

estetik duygunuz yok zaten bunu çoktandır biliyoruz da, kimse de demedi mi aga bu nedir diye? bu ucubeyi ne kadara yaptırdılar o da ayrı bi kara delik soru.

(bkz: kayyum belediyeciliği)

tıklatmak için çok yüksekte ve kelek çıkma ihtimali %100 olan karpuzdur.*

devam eden heykel terörünün son örneklerindendir. kayyum belediyeciler şaşırtmıyor. o korkunç karpuz içindeki çocuk gitti, göğe yükselen karpuz geldi.

tanrilar karpuz istiyor bre munafiklar her seyi elestiriyorsunuz. bi birakin.

Bu topraklardan yüzyıllar önce böyle eserler çıktı. Dünyada bilim ve teknoloji gelişti, sanat algısı da değişti tamam ama bizim ülkemizde sanat algısı sanki değişmemiş de bitmiş. Böyle saçma sapan şeylere nasıl izin veriliyor, hangi akla hizmet bu ucube şeyleri heykel diye halkın önüne sunuyor yetkililer anlamıyorum. Tamam elimiz artık yatkın olmayabilir, bu işlerde kötü olabiliriz ama neredeyse her ay bir örneği çıkan bu iğrençlikleri yapanlar hiç mi demiyor aga biz ne yapıyoruz diye acaba!