in turkey we ride camels and camels everywhere
ilk yurt dışı deneyimimde polonyalı bir kızı tuvalet kağıdı kullandığımıza inandıramamıştım. ulan taharet musluğunuz yok, bize peçete soruyorsunuz diye küfürler savurmuştum tabi o anlamamıştı.*
şu sahnede cem yılmaz'ın çok iyi işlediği meseledir.
Siz bakmayın burada sosyolojik ve siyasi argümanlar ile ülkemizi gömmeye çalışanlara. Buna inanan yabancı insanların her şekilde kendi cahillikleridir. Ben çok ülkeye gitmedim ama yaptığım iş sebebi ile neredeyse haftada bir dünyanın her tarafından insanlar ile muhatap oluyorum ve bir çoğu buraya geldiğinde inanılmaz şaşırıyor. İngiliz bir müşteriyi gayet standart bir boğaz restoranına yemeğe götürmüştük ve adam orada alkol alabileceğine acayip şaşırmıştı. CNR'da yapılan fuara gelen pakistan'lı bir müşteri de manken kızları görüp kızmıştı yani iki tarafın da firikleri yanlış olabiliyor. ABD'li insanları hiç söylemiyorum onlar haritadaki yerimizi bile bilmiyor zaten.