mohsen namjoo

İranlı efsane şarkıcı. Sesini keman gibi kullanarak söylediği farsça şarkılarıyla ünlüdür.

dinlemekten bıkmayacağınız insandır

mohsen namjoo- shekveh

sevgilinin gözlerine bakarken kalbinizdeki o atışın müziğini yapar mohsen namjoo. sevgilinin gözlerinde ölen ve tekrar dirilen aşıkların hissettiklerinin melodisidir onun besteleri. sevgiliye hitap ederken kavramsallaştıramadığımız kelimelerin ve duyguların kalesidir onun bestelediği edebiyat. ancak keder ve aşk dediğimiz bu derin hissiyatların kavramsallaştırma çabasıdır onun yaptığı. bazense hafif bir neşeyle hissettirir tınılar kendini. o zamansa sevgilinin gülüşmeleridir akla gelen. bir ömür o gülüşmelerin tutsağınolma isteği uyandırır namjoo. o gülüşmelerde kaybolur insan. cennette o gülüşmelerin sahibiyle ebediyet hissi sarar insanı. mohsen namjoo böylesine büyük bir ozandır işte.

iranın devrimci sayılabilecek muhteşem sanatçısı (bkz: nobahari) şarkısı öldürür insanı.

dinle

o ses türkiye de "zolf" şarkısı söylenmiştir ve muhteşemdi.

Beni benden alan üzerine dört bira açtıran iranlı şarkıcı, devrimci.

2013 yılında izmirde birlikte çalıştığım ve ne dediği anlaşılmayan bir dilde şarkı söyleyen bir herif vardı. ilginç, saçma ve bir o kadar da komik şarkıları oluyordu. nerden bilebilirdim ki bu adamın mohsen namjoo olacağını ve çok da severek dinleyeceğimi.

2015 yılında türkiyede konser vererek sevenleri ile buluşmuştur. epey rağbet görmüş, öyle ki atv'de haberlerde izlemiştim.

(bkz: nobahari ) diye şöyle muhteşem bir şarkısı var ki.

insanı huzura boğar, hüzne boğar.

İranlı ‘setar’ virtüözü, besteci ve muhalif ses sanatçısı. acem-blues diye bir tarzın kurusudur.

İstanbul’u çok sevdiğini bir çok söyleşisinde dile getirmiş, burada yaşamak istediğini belirtmiştir. Sık sık ülkemizde konserler vermektedir.

Ayrıca ‘adame pooch’ ve ‘maryam’ şarkıları fevkaladedir.

mohsen namjoo - yar mara

dinleyiniz.

Gözlerinizi kapatıp dinlediğinizde haykırmalarıyla dağları denizleri aşar, fısıltılarıyla annesinin kucağına kıvrılmış bir kediye dönersiniz. Öyle bir sesi var bu adamın. Hiç bilmediğiniz bir dilde size öyküler anlatır ve siz anlarsınız ritimden, notalardan, tonlamalardan tanırsınız başkahramanın acılarını sevinçlerini yalnızlıklarını.