survivor türkiye

eskiden katılmayı çok istiyordum, bir de fear factor vardı, böcekler falan, ona da başvurmuştum. kısmet değilmiş şimdi önümüzdeki aylarda uzakdoğuya gidebilirsem kendi sörvayvır'ımı yaşamaya çalışacağım.
insan sinir sistemine kokainden daha fazla zararı olan acun ılıcalı’nın hazırlayıp sunduğu reality show.
annemin sürekli izlediği, annemle muhabbete giderken maruz kaldığım program. genel türk programı yapısı olarak, kaosla beslenen bir ortam var. kim kime sövsün, kim kime diş bilesin o kollanıyor resmen. onun dışında saçmasapan yarışmalarla, programa para yatıranların ödülleri filan veriliyor. değişik bi kafa. neara buralara geldik, hiçbi fikrim yok. bunun bir boy kötüsü ama, (bkz: yemekteyiz)
Başkalarının yaşantılarını izlemek, merak duygusunun etkisiyle, her zaman için çok caziptir. Bir de bu durum çeşitli zorlukları, kini, dedikoduyu, rekabeti ve daha nicesini içinde barındırınca iyice çeker insanı. O yüzden gerçekten de bir afyondur.
izliyorum

yarışlar hoşuma gidiyor

yok kapitalizmin bi çarkıymış da , yok insanları uyutuyomuş da. izlediğiniz amerikan dizileri yada diğer programlar insanları uyuşturmuyor sanki (american dream)

hoşunuza gidiyosa izleyin,kasmayın o kadar
acun'un ilk başlarda başarılı gelse de artık bokunu çıkardığı ve kuşkusuz yeni içerik üretemediği için pişirip tekrar tekrar piyasaya sürdüğü programıdır.
bundaki sözde müsabakaları, güç oyunu, kas-kuvvet kapışması, takım oyunu, rekabet gibi tanımlamalarla izleyenlerde ciddi bir problem olduğunu düşündüğüm kurmaca, beyin hücresi öldürme konusunda başarılı sahne oyunu.
sebepsizce toplumumuzun bağımlısı olduğu ve ardından survivor panoroma ile yorumlarının izlendiği kanser türü