kamp adabı
en önemli kurallarından biri; doğal olmayan atık bırakmamak. diğeri doğadaki ağaçlar bitkiler dahil hiç bir canlıya zarar vermemek. dağcılık eğitiminde bize bunu şu cümleyi onlarca kez söyleyerek önemsetmişlerdi; doğadan aldığınız tek şey fotoğraf, bıraktığınız tek şey tuvaletiniz olsun. tabi bu cümle oldukça katı ama amacı ehemmiyeti aktarmak ve ilk etapta detaylarla kafa karıştırmadan zararı önlemektir diye düşünüyorum. meyve çekirdeklerinizi vs bırakmak belki faydalı bile olabilir. ya da oradan aldığınız bir taş kuru bir yaprak anılarınızı canlı tutabilir.
-grup ile kamp yapılıyorsa görev paylaşımı yapılmalı. bütün işler diğerlerine bırakılmamalı
-deterjan vs ile akan sular kirletilmemeli
-kamp alanında grubunuz harici gruplar da varsa yardımlaşma makul olabileceği gibi kendi grubunuzla yapacağınız etkinliklerde diğer grupların rahatsız edilmemesi de göz önünde tutulmalı.
-kampa-tırmanışa gidilen yerlerin bir çoğu küçük yerleşim yerlerinin yakınında bulunuyor, yerli halka vereceğimiz izlenim iyi ve kötü yönde sadece bizi değil bütün kampçıları-dağcıları etkileyecektir çünkü gittiğimiz yerlerde her birimiz aynı topluluktan aynı gruptan olmasak bile bir diğerimizi temsil ediyoruz.
-hayatta da paylaşım esastır ancak bu kimi imkanların kısıtlı olduğu doğa koşullarında daha da gereklidir. yeme içme, peçete, ısınma imkanı, giyim vs.. aklınıza gelebilecek o andaki koşulda ulaşılabilir olmayan her şey paylaşılmalı bireyselleştirilmemelidir. bir nevi canımızı da emanet etmiş oluyoruz doğada bir arada olduğumuz kişiye.
-yakacak için canlı ağaçlara dokunmamak gerekir.
-sesten rahatsız olup civarı terk edecek o doğanın gerçek ev sahipleri varsa aşırı gürültülü olmamak gerekir.
-böcekten korkuluyorsa tiksiniliyorsa dahi öldürme hakkımız yoktur. ancak orayı terk edebiliriz.
-grup ile kamp yapılıyorsa görev paylaşımı yapılmalı. bütün işler diğerlerine bırakılmamalı
-deterjan vs ile akan sular kirletilmemeli
-kamp alanında grubunuz harici gruplar da varsa yardımlaşma makul olabileceği gibi kendi grubunuzla yapacağınız etkinliklerde diğer grupların rahatsız edilmemesi de göz önünde tutulmalı.
-kampa-tırmanışa gidilen yerlerin bir çoğu küçük yerleşim yerlerinin yakınında bulunuyor, yerli halka vereceğimiz izlenim iyi ve kötü yönde sadece bizi değil bütün kampçıları-dağcıları etkileyecektir çünkü gittiğimiz yerlerde her birimiz aynı topluluktan aynı gruptan olmasak bile bir diğerimizi temsil ediyoruz.
-hayatta da paylaşım esastır ancak bu kimi imkanların kısıtlı olduğu doğa koşullarında daha da gereklidir. yeme içme, peçete, ısınma imkanı, giyim vs.. aklınıza gelebilecek o andaki koşulda ulaşılabilir olmayan her şey paylaşılmalı bireyselleştirilmemelidir. bir nevi canımızı da emanet etmiş oluyoruz doğada bir arada olduğumuz kişiye.
-yakacak için canlı ağaçlara dokunmamak gerekir.
-sesten rahatsız olup civarı terk edecek o doğanın gerçek ev sahipleri varsa aşırı gürültülü olmamak gerekir.
-böcekten korkuluyorsa tiksiniliyorsa dahi öldürme hakkımız yoktur. ancak orayı terk edebiliriz.