kuşadası gençlik festivali
2016 yazındaki Kuşadası Gençlik Festivaline katıldım. Antalya'dan Kuşadası'na kadar tek araçla gittiğimiz kamp yolculuğumuz harika başlamıştı. Kamp alanında önceden sözleştiğimiz arkadaşlarımızla buluşup içeriye girdik. Her şey çok güzel gidiyordu, deniz, konser, alkol, eğlence, şamata...
2. gün sabahına da çok güzel bir şekilde uyandık, kahvaltımızı yaptık, gündüz biramızı içtik, o heyecanla beklediğimiz MFÖ konserine kadar denizimize girdik.
Ve artık akşam olmuştu. Konser saatleri gelmiş çatmış hatta sıra ana grup olan MFÖ'nün bir altında çıkan Pilli Bebek'e gelmişti. Pilli Bebek sahneye çıktığında bir kız arkadaşımızın elinde telefonla ortalığa "Darbe olmuş arkadaşlar bir bilginiz var mı? Ankara'da jetler uçuyormuş, İstanbul'da köprüyü falan kapatmışlar." haberini yaydığını gördük. İlk başta dalga geçiyorlardır diye çok ciddiye almadık kendisini ancak sonra içimize düşen kurtla birlikte, internetlerimizin de el verdiği kadarıyla konuyu araştırmaya başladık ve darbe bildirgesi denen o saçma sapan şeyle karşılaştık. Herkes ailesine ulaşmaya çalıştı, kamp alanında bırakılıp giden çadırların, ekipmanların haddi hesabı yoktu. Tabi ki yağmacılar da tam bu esnada piyasa çıktı. Saçma sapan bir hengame bir koşuşturma arasında MFÖ sahneye çıktı, şarkılarını söyledi, sahneden indi.
Ha biz mi? Bir kaç kendini bilmezin kıydığı yüzlerce can sonrasında ne MFÖ'yü dinleyemediğimize üzülebildik ne de festivalden erken dönmek zorunda kalışımıza...
2. gün sabahına da çok güzel bir şekilde uyandık, kahvaltımızı yaptık, gündüz biramızı içtik, o heyecanla beklediğimiz MFÖ konserine kadar denizimize girdik.
Ve artık akşam olmuştu. Konser saatleri gelmiş çatmış hatta sıra ana grup olan MFÖ'nün bir altında çıkan Pilli Bebek'e gelmişti. Pilli Bebek sahneye çıktığında bir kız arkadaşımızın elinde telefonla ortalığa "Darbe olmuş arkadaşlar bir bilginiz var mı? Ankara'da jetler uçuyormuş, İstanbul'da köprüyü falan kapatmışlar." haberini yaydığını gördük. İlk başta dalga geçiyorlardır diye çok ciddiye almadık kendisini ancak sonra içimize düşen kurtla birlikte, internetlerimizin de el verdiği kadarıyla konuyu araştırmaya başladık ve darbe bildirgesi denen o saçma sapan şeyle karşılaştık. Herkes ailesine ulaşmaya çalıştı, kamp alanında bırakılıp giden çadırların, ekipmanların haddi hesabı yoktu. Tabi ki yağmacılar da tam bu esnada piyasa çıktı. Saçma sapan bir hengame bir koşuşturma arasında MFÖ sahneye çıktı, şarkılarını söyledi, sahneden indi.
Ha biz mi? Bir kaç kendini bilmezin kıydığı yüzlerce can sonrasında ne MFÖ'yü dinleyemediğimize üzülebildik ne de festivalden erken dönmek zorunda kalışımıza...