#tüm begemos başlıkları

"Güzel günler göreceğiz" umuduyla başlayıp "benim hâlâ umudum var" cümlesini fısıltıyla söyleten, aklımın her köşesine ah'lar vah'lar ile yer eden, içinden geçtiğim değil de üzerimden geçen boktan bir senenin bitmesi içimdeki tek mutluluk gölgesi... Bi bit artık!!!

Irmağının akışında, mavi boncuğunda ölürüm diye diye fay hattında ölünecegini unuttuk.

Irmağa gir, boncuğu tak, fay hattında ölme!

Boku bokuna ölme ki seni gömmek birileri için başarı sayılmasın.

çok şükür boktan hayatımızda güzel şeyler de varmış. büyüksün Fenerbahçe...

Keşke adını hiç bilmeseydik be hocam

Can derdindeki insanlar bu cümleyle konuşmaya başlıyor. Bu nasıl bir korku duvarıdır? Bunu yapmayı nasıl başardınız?

*2 gün boyunca enkaz başında seslerin başında bekleyen insanın çaresizliği, (4 gün)

* Bir önceki gün sarılıp uğurladığı ablasinin saçının rengini unutup bakamayan kardeşin çaresizliği,

*Devletin hükümetler, şahıslar değil kurumlar olduğunu,

*Ranta, rüşvete, torpile imkan verenlerin varlığı,

*Bu ülkede Haluk levent'in ve ahbap'ın devletten daha güçlü, daha insaflı, daha vicdanlı, daha adil olduğu,

*Sahada poz kesen siyasetçi bozuntulari ve big brother bozması rezil adam,

*1,80'lik adam arayan, enkaz altindakiyle dalga geçebilen müsveddeler,

*Güce hizmet eden asalaklarin güç devsirmekten başka bir şeye hizmet etmeyeceğinden,

*Bilimin, gerçek bilim insanlarının önünde el pençe divan durulmasi gerektiği,

*Ülkesinin ilçelerine, köylerine ulasamamisken başka ülkeye, gelen yardimlari ulastirmaya çalışan herif,

*Ülkeye düşman adamın önce seni "şerefsiz" ilan edip sonra iletişimi keseceğini,

*'Bi siktirin gidin! Bunlar denmemistir, yapmamıştır.' diyerek aklının almadığı şeyleri dediklerini yaptıklarını,

*Devletin, 'şahsına' iyi görünmek için şaklabanlık yarısına girmesi, şahsında alacaklarından düşmesi,

*Bu ülkede iyi insan olmanın bedelinin çok ağır olmasını

Unutma, unutturma!!!

2023'e son bir adım kalmışken sabah sabah lozan'ın gizli maddeleri meselesi aklıma takıldı. N'olacak şimdi 2023'te Lozan meselesi. Hayattaki en uzak ve en anlaşılmaz ilişkisini ikinci derece akrabalarıyla kuran, sonradan kurduğu tek ilişki dünürlük ve bacanaklik olan amcalar, dayılar kahvenin sigara dumani arasında, soğumuş çaylarını höpürteterek şehvetle "Lozan Lozan" diye fisildayamayacaklar mi yancı oldukları masaların ortasına. Bunun yaratacagi boşluk nasıl doldurulacak. Bu lozan'sizlik psikolojisi nasıl düzelecek.
Lozan'ın yıl dönümü gelmeden güzel ülkemin bütün psikologları bu konuya el atmalı, ülkenin bilhassa en ücra köşelerine lozanistlere ulaşılmalı gerekli önlemler alınmalı. 'Her dünürden bir madenci' projesi gelistirilmeli dayılar madenlere salınmalı, bacanaklar dış minnakları ürkütmeli.

Vesselam....

Dizilerde gereksiz, alakalı alakasız bir 'bok' ve 'siktir' yüklemesi var. İngilizce mantığa Türkçe giydirmeye çalışma çabası çok gereksiz. Küfredecekse adam akıllı etsin. Sürekli 'shit', 'fuck' durumu saçma oluyor.
Pera Palas'ta gece yarısı dizisinde de çoğu yerine oturmayan küfürle dolu.

bir keloğlandan güncele ulaşabileceğim aklıma gelmezdi. bunca kafayı kuma gömmüşlük halinde söylenmek isteneni ne güzel söylemiş.

Elbet biliyorum genellemeler yanlış ama palmiye ağacının olduğu yerler bir başka güzel sanki.