#tüm domestic-hooman entry'leri
hoegaarden ve 1664 kronenbourg blanc
Sense8 izlediğim en güzel dizilerden biri. Stranger things de aynı şekilde. Black mirror, unbreakable kimmy schmidt, a series of unfortunate events.
Seneler önce kitabı okurken bunun filmi çekilmeli diyordum, şimdi merakla bekliyorum. Çok sevdiğim bir kitaptı film de güzel olacak gibi duruyor.
Floransanın birçok yerinde görebileceğiniz sandviç dükkanlarında gerçekten muhteşem tatlar deneme şansınız oluyor. İtalya’nın bu panini olayı zaten harika; çeşit çeşit peynirler, soslar, salamlar... floransa da Toskana bölgesinde yer aldığından özellikle salam konusunda geniş bir skalası var ve street food konusunda floransa için konuşmak gerekirse panino pizzayı geride bırakıyor bence. Eğer vejetaryenseniz de aynı şekilde bir sürü seçenek oluyor önünüzde özellikle 4 peynirli panino favorim.
Erasmusta tanışıp Avrupa’yı gezdik birlikte. Sevgiliyle seyahat etmekten daha güzel bir şey varsa ben bilmiyorum. Sayısız kere dünyadaki en mutlu insan ben olmalıyım diye geçiriyorsunuz içinizden.
Hostele sabah daha hava aydınlanmadan ve haliyle check-in saatinden çok çok önce vardığımız için odamıza yerleşememiştik. Eşyaları oraya bırakıp gezelim biraz dedik. Güneş doğmak üzereyken Grand Place muhteşem gözüküyordu, bomboş sokakları dolaşmak da çok keyifliydi yavaş yavaş hava aydınlanıp burnumuza çikolata ve waffle kokuları gelmeye başlayınca uyku falan da kalmadı gittik klasik manneken pis hayal kırıklığımızı yaşadık, wafflemızı gömdük, şehri biraz daha keşfettik. Sonra yine grand place, benim yine gözlerim kalp kalp. Seni seviyorum Brüksel. Son olarak Saatlerce içinden çıkamadığımız (bir ara kaybolduğumuz için çıkamadığımız) ve biletleri inanılmaz ucuz olan royal museums of fine arts of belgium seni de seviyorum.
Gidin, stendhal sendromunu yerinde yaşayın. Gerçekten yaşayın.
Hava kararınca masal kitaplarından fırlamış gibi görünen şehir. Gündüz gözüyle overrated demiştim ama gecesine hayran kaldım. Bir de Macar mutfağı var tabi işin içinde; langos! Yalnız merak ettiğim bir şey var neden herkes elinde litrelik içecek şişeleriyle geziyor?