#tüm estella entry'leri
Güller diyarı olarak bilinen şehrimiz. fakat size tavsiyem Isparta'ya yolunuz düştüyse kuyucak - keçiborlu'da bulunan lavanta kokulu köy'e uğramadan geçmeyin. lavanta kokulu köy
Burdur'a yolunuz düşerse denemeden geçmemeniz gereken lezzet. En güzelini sanayide tadabilirsiniz :) Onun dışında şehir merkezinde bulunan Toros lokantası da başarılıdır.
bir gün tanımlayacağım. acıtıyor.
oynamayı çok sevdiğim, yandakilerin kızlarını, papazlarını düşürürken inanılmaz eğlendiğim, ama iddialı olmadığım oyun.
ayrıca arkadaşımın kartları fırlatıp '' bi daha profesyonel olmayanla oynamayacağım '' deyip, ardından, dayısının vakti zamanında kumarhane işletmesi sebebi ile kendisini kumarbaz, en iyi, en mükemmel seçtiği oyundur da.
ay hayır o değil de benim dayım hacı. acaba ben namaz falan kılmasam? oruç falan tutmasam ? dayım hacı yani sonuçta, ben de hacı sayılırım !!!
ayrıca arkadaşımın kartları fırlatıp '' bi daha profesyonel olmayanla oynamayacağım '' deyip, ardından, dayısının vakti zamanında kumarhane işletmesi sebebi ile kendisini kumarbaz, en iyi, en mükemmel seçtiği oyundur da.
ay hayır o değil de benim dayım hacı. acaba ben namaz falan kılmasam? oruç falan tutmasam ? dayım hacı yani sonuçta, ben de hacı sayılırım !!!
sohbet edebildiği konular.
1. öğretmen yetiştiren fakültelerin işlevselsizliği
2. yapılan stajların sözde staj olması
3. öğretim programlarının işlevselsizliği
4. ders kitaplarının işlevselsizliği
5. öğretmen kılavuz kitabı saçmalığı
6. '' benim çocuğum ..... '' ile başlayan sonu gelmeyen cümleleri kuran ebeveynler.
diye uzayıp gidebilecek sorunlar.
ayrıca yeni mezun olan ve göreve yeni başlayan şahsım için yüzüme tokat gibi çarpan sorunlardır da.
ilk gün heyecanla tin tin tin sınıfa girdim tanışma, oyunlar derken günü bitirdik. 2. gün, 3. gün derken bir baktım cuma günü olmuş ve ben sınıf defteri denen şeyi tamamen unutmuşum. teeee yıllar önce sınıf defterini bununla doldururum dediğim meşhur kalemimi çıkardım ve açtım ve defteri. önce biraz birbirimize baktık, sonra biraz daha, biraz daha... lan? ben sınıf defteri doldurmayı bilmiyorum ki.halbuki stajda yaptım. yaptım değil mi? orada her şeyi öğrenmiş olmam lazımdı değil mi? diyerek ilk bomba patladı
öğretmenler odasına gidiyorum. yeniyim daha, konuşmaktan ziyade dinliyorum... allahım o da ne? bütün zümrelerim, anlaşmışlar gibi, aynı sayfada haftayı kapatmış. ama nasıl olur? hani her çocuk özeldi? hani sınıflarımız homojen değildi? hani öğretim programlarının esnekliği?
sorunu hala kendimde arayıp dururken ikinci haftaya giriyoruz. demokrasi dediğimiz değerli kavramı anlatacağım kuzucuklarıma ama nasıl? kılavuz kitabım var çok şükür... açmaz olaydım. demokrasi, demokratik çözümler,uygulamalar tüm bunları anlatmak için bana önerilen süre bir ders saati. bu bir ders saatinde ders kitabındaki soruları cevaplayıp, çalışma kitabındaki etkinleri yapıp, okulumuzdaki demokratik uygulamalardan birinin resmini çizeceğiz. ha bir de fakültede öğrendiğim öğretim tekniklerini de uygulamam lazım...
neyse diyip meslek aşkı ile başlıyorum bir sonraki haftaya. veliler haftalar geçmesine rağmen çocuklarını her gün sınıfın içine kadar getirip, sırasına oturtmaya kararlı. başa çıkamıyorum. ama bugün bir farklılık var. velim sinirli. yanına gidip konuşacağım ama ben gitmeden başlıyor kükremeye '' benim çocuğum.............'' , '' benim çocuğuma kimse .............. '' o cümle kurdukça ben sakinliğimi korumak için inanılmaz bir savaş veriyorum. velim diğer bir öğrencimin yanına gidip '' bir daha benim çocuğumla alay edersen seninle görüşürüz'' diyerek kulağını çekiyor. '' sizin bu sınıfta bir evladınız varsa benim yirmi beş evladım var, dokundurmaaamm !!! '' diyerek sinirle,en sert çıkışımı yapıp kadını sınıftan çıkartıyorum.
hala şokunu atlamadığım ve beş haftada yaşadığım sorunlar. gelecek günlerde ideallerimi kaybetmekten korkuyorum sözlük.
2. yapılan stajların sözde staj olması
3. öğretim programlarının işlevselsizliği
4. ders kitaplarının işlevselsizliği
5. öğretmen kılavuz kitabı saçmalığı
6. '' benim çocuğum ..... '' ile başlayan sonu gelmeyen cümleleri kuran ebeveynler.
diye uzayıp gidebilecek sorunlar.
ayrıca yeni mezun olan ve göreve yeni başlayan şahsım için yüzüme tokat gibi çarpan sorunlardır da.
ilk gün heyecanla tin tin tin sınıfa girdim tanışma, oyunlar derken günü bitirdik. 2. gün, 3. gün derken bir baktım cuma günü olmuş ve ben sınıf defteri denen şeyi tamamen unutmuşum. teeee yıllar önce sınıf defterini bununla doldururum dediğim meşhur kalemimi çıkardım ve açtım ve defteri. önce biraz birbirimize baktık, sonra biraz daha, biraz daha... lan? ben sınıf defteri doldurmayı bilmiyorum ki.halbuki stajda yaptım. yaptım değil mi? orada her şeyi öğrenmiş olmam lazımdı değil mi? diyerek ilk bomba patladı
öğretmenler odasına gidiyorum. yeniyim daha, konuşmaktan ziyade dinliyorum... allahım o da ne? bütün zümrelerim, anlaşmışlar gibi, aynı sayfada haftayı kapatmış. ama nasıl olur? hani her çocuk özeldi? hani sınıflarımız homojen değildi? hani öğretim programlarının esnekliği?
sorunu hala kendimde arayıp dururken ikinci haftaya giriyoruz. demokrasi dediğimiz değerli kavramı anlatacağım kuzucuklarıma ama nasıl? kılavuz kitabım var çok şükür... açmaz olaydım. demokrasi, demokratik çözümler,uygulamalar tüm bunları anlatmak için bana önerilen süre bir ders saati. bu bir ders saatinde ders kitabındaki soruları cevaplayıp, çalışma kitabındaki etkinleri yapıp, okulumuzdaki demokratik uygulamalardan birinin resmini çizeceğiz. ha bir de fakültede öğrendiğim öğretim tekniklerini de uygulamam lazım...
neyse diyip meslek aşkı ile başlıyorum bir sonraki haftaya. veliler haftalar geçmesine rağmen çocuklarını her gün sınıfın içine kadar getirip, sırasına oturtmaya kararlı. başa çıkamıyorum. ama bugün bir farklılık var. velim sinirli. yanına gidip konuşacağım ama ben gitmeden başlıyor kükremeye '' benim çocuğum.............'' , '' benim çocuğuma kimse .............. '' o cümle kurdukça ben sakinliğimi korumak için inanılmaz bir savaş veriyorum. velim diğer bir öğrencimin yanına gidip '' bir daha benim çocuğumla alay edersen seninle görüşürüz'' diyerek kulağını çekiyor. '' sizin bu sınıfta bir evladınız varsa benim yirmi beş evladım var, dokundurmaaamm !!! '' diyerek sinirle,en sert çıkışımı yapıp kadını sınıftan çıkartıyorum.
hala şokunu atlamadığım ve beş haftada yaşadığım sorunlar. gelecek günlerde ideallerimi kaybetmekten korkuyorum sözlük.
1. hazırlık okuyun
2. okulu uzatmayın
3. pasif olmayın, olmayın ve olmayın
4. uzun soluklu ilişkim olduğğğ hobareyyyy lililili diye düşündüğünüz şeyin sizi bağlamasına asla izin vermeyin. hayallerinizden, ideallerinizden vazgeçmeyin.
5. yurt hayatını mutlaka yaşayın.
6.ama benim çalışmaya ihtiyacım yok kiğğğğ diye düşünmeyin ve hem çalışıp hem okumak ne demekmiş deneyimleyin.
7.insanları yargılamayın.
8. ama o benim dostuğğğmm diye kendinizi kullandırtmayın. okulu bitirirken başkası için yaptıklarından dolayı çift diploma vermeyecekler.
9. kişisel bakımınıza özen gösterin.
10. herkese her şeyinizi anlatmayın.
11. kitap almak mecburi değilmiş zaten yaağğğ deyip alanınıza dair kitapları almamazlık etmeyin. okuyun.
12. nasıl bitecek aq demeyin. tasalanmak yerine kendinizi keşfedin. zira bu güzel vakti bir daha bulamayabilirsiniz ya da aynı heyecan içinde olmayabilirsiniz.
13. mutlu değilseniz (bölümünüz, okulunuz, şehriniz, arkadaşlıklarınız vs) ya da alanınıza katkıda bulunacağınıza inanmıyorsanız okulu bırakın.
14. diğer enrtyler.
2. okulu uzatmayın
3. pasif olmayın, olmayın ve olmayın
4. uzun soluklu ilişkim olduğğğ hobareyyyy lililili diye düşündüğünüz şeyin sizi bağlamasına asla izin vermeyin. hayallerinizden, ideallerinizden vazgeçmeyin.
5. yurt hayatını mutlaka yaşayın.
6.ama benim çalışmaya ihtiyacım yok kiğğğğ diye düşünmeyin ve hem çalışıp hem okumak ne demekmiş deneyimleyin.
7.insanları yargılamayın.
8. ama o benim dostuğğğmm diye kendinizi kullandırtmayın. okulu bitirirken başkası için yaptıklarından dolayı çift diploma vermeyecekler.
9. kişisel bakımınıza özen gösterin.
10. herkese her şeyinizi anlatmayın.
11. kitap almak mecburi değilmiş zaten yaağğğ deyip alanınıza dair kitapları almamazlık etmeyin. okuyun.
12. nasıl bitecek aq demeyin. tasalanmak yerine kendinizi keşfedin. zira bu güzel vakti bir daha bulamayabilirsiniz ya da aynı heyecan içinde olmayabilirsiniz.
13. mutlu değilseniz (bölümünüz, okulunuz, şehriniz, arkadaşlıklarınız vs) ya da alanınıza katkıda bulunacağınıza inanmıyorsanız okulu bırakın.
14. diğer enrtyler.
an itibari ile ablamın saçını hunharca çekmek özlediğim şeylerin başında geliyor.
bütün başlıklara yazasım var. anlıyor musun ?