#tüm fratoyevski entry'leri

Henry R. Haggard - Ayişe

Memleketim diyerek kısaltılamayacak bir yerdir. Türkiyeye umut pompalayan, aydın, devrimci, uygar yaşam biçimini savunan, kaostan uzak, kadının kadın erkeğin erkek olabildiği, dogmasız hayatın varolabileceğine örnek teşkil eden Türkiye ölçek alındığında, yarı ütopyan bir toplum yapısına sahip şehirdir. keko ve kezbanların istilasıyla küçük kerhane izlenimi oluşturulmaya çalışılmaktadır. kanmayınız, kanıyorsanız gelmeyiniz. sığmıyoruz. istemiyoruz da.

İzmirin belki de en yaşanılası yeridir. Bostanlı kısmı, bir anda küçük bir doğu Avrupa şehrindeymiş hissiyatı yaratır. İnsanlarında neşe ve huzur hakimdir. Her büyük şehir gibi İzmir'in de geneline yayılmış telaştan eser yoktur, ancak bu onu statikleştirmez, kendi dinamiğini her zaman korur. Nüfusunun %80'i göçmendir. KSK adında tutkulu bir spor kulübü vardır. Çarşı hem mekan hem de ruh demektir. Sahil şeridinde ve Bostanlıdaki mekanlarıyla da, gece hayatını kısmen korur. Seviyoruz uleyn..

Eller kadir kıymet bilmiyor anam..

Antimadde'nin kullanımıyla atmosferimiz altından temizlenebileceği öne sürülen hede.

geçen bir üniversitelinin 'abi 2. sınıfta woodstock'a gidelim ya' sözlerini duymamla cringe oranımın tavan yaptığı, zaman makinesini kullanma fırsatı bulursam ilk durağım olacak etkinlik.

O bir ulak ! Hayır hayır o bir gezgin !

Güneş sistemimizin dışından gelen, 400 metre çapında, uzayda saniyede 25 km hızla ilerleyen ve bu gidişle güneş sistemimizi bir mermi gibi yarıp geçecek, güneşimizin çekim kuvvetine kapılmayacak nesne. Aşırı derecede kara bir madde olduğu söylenip, güneş ışınlarının %96'sını yok ettiği iddia ediliyor. Buna karşın nesnenin yüzey rengi kizil, yani içinde biyolojik yaşamın anahtarı görevini görebilecek organik yaşam moleküllerini taşıyor olabileceği söyleniyor. Bir soğuk biramızı içemeyecek kadar kalamayacak oluşu üzdü.

Kaynak: the guardian

Pırıl pırıl bir arkadaş. gerçekten. tertemiz ve parlak. o kadar pırıl pırıl ki artık ne yazık ki gözümü alıyor, bakamıyorum. bizden gelmiyor. kangal görse 'aa ne kadar egzotik bir hayvan' diyebilecek bir içtensizlik var sanki. sanki o romalı biz ise spartalıyız gibi. yolu/yolları (artık çift geziyorlar) açık olsun ne diyelim.

Prelüt : Aslında olmayan ve hep olan an. Zamanı biyolojik bir kum saati olarak düşündüğünüzde, kalmakta zorlacağınız durumdur.

I.Ölüm denen fenomeni iliklerinizde hissettiğiniz, sanrısını yaşadığınızda, o çirkin, kel, göbekli, kezban, cool değil, b*k püsür dediklerinizle aynı kaderi paylaştığınızı anlarsınız. Ve dünya bütün estetiğiyle, çirkinliğini sevdirir size. İşte bu yalnızlığın sanrısal olduğunu anladığınız durumdur.

II. Esas yalnızlık, öz varoluşsal bilincinizle birlikte gelir ki bu oldukça faydalıdır. İnsan olduğunuzu farkedersiniz.

Zaten bu dikotomi sizi, I.sinden II. sine ve sonra tekrar II.sinden birincisine sürükler. Kibir zamanla ölür ve 'muhteşem biyolojik yalnızlığınız' ile çoğalmaya başlarsınız. İnş.

Edit:İmla

Hayatımın en güzel yılını, ülkesinin en güzel ve köklü üniversitesinde harcadığım şehir.