#tüm keskeseks entry'leri
Bence bu versus iki başlık altında ayrı ayrı incelenmeli
(bkz: çay vs kahve) : Bu kahve türleri popüler kültürün bize direttiği kahve türlerini ele alır. Bu kahveler "ekspresso"dur "kapücino" dur.
(bkz: çay vs türk kahvesi) Bu kahve türleri ise Türkiye kültürünü yansıtır. Kız isterken içilir. Özeldir, ayrıdır ekspresso gibi cıvık ismi yoktur. Serttir, ağırdır
(bkz: çay vs kahve) : Bu kahve türleri popüler kültürün bize direttiği kahve türlerini ele alır. Bu kahveler "ekspresso"dur "kapücino" dur.
(bkz: çay vs türk kahvesi) Bu kahve türleri ise Türkiye kültürünü yansıtır. Kız isterken içilir. Özeldir, ayrıdır ekspresso gibi cıvık ismi yoktur. Serttir, ağırdır
Geçici bir histir. İki dakika Türkiye'deki sokaklara maruz kalın, geçer.
Benim için yurtdışından döndüğümde karşı karşıya kaldığım bir durum oldu.
Bir anımı anlatmak isterim bu konuyla alakalı. Geçen yaz Macaristan'a bir Sosyal sorumluluk projesi kapsamında gittim. Fakat olmayacak sorunlarla karşılaştım. Kötü şartlarda kaldım 3 hafta kadar. Neyse efendim, Türkiye'ye dönüyorum. Sabiha Gökçen havalimanına indim, Dışarıya çok büyük bir heyecanla çıktım. Ulan ülkem ya diyorum. İngilizce konusmaktan cok sıkılmıştım. Biriyle muhabbet etmek falan bile istiyordum. Dudulluya gidip memlekete dönecem. E10'a mı ne bindim tam hatırlamıyorum. Ama çok mutluyum. Otobüste yer vermeyen insanları görmeye başladım, bulduğu boş yere hemen kapaklananları gördüm. Ama hala süper yaaa falan modundayım. E5'de bi yerde inip minibuslere binmem gerekiyor. İndim otobusten karşıya geçeceğim. Yaya geçidinden yürümeye başladım. Kafamı sağa çevirmemle üstüme hic çekinmeden yavaşlamadan gelen bir arabanın sürücüsüyle goz göze geldim. Direk kendimi yolun karşısına attım. Adam zerre yavaşlamaya çalışmıyor ve umrunda değil. Zaten koşmaya başlar birazdan kafasında. O andan itibaren o moda hiç girmedim. Yemişim Türkiye'sini dedim o gün. Bu da böyle bir anımdır. Anlıyorum seni ama geçer merak etme..
Benim için yurtdışından döndüğümde karşı karşıya kaldığım bir durum oldu.
Bir anımı anlatmak isterim bu konuyla alakalı. Geçen yaz Macaristan'a bir Sosyal sorumluluk projesi kapsamında gittim. Fakat olmayacak sorunlarla karşılaştım. Kötü şartlarda kaldım 3 hafta kadar. Neyse efendim, Türkiye'ye dönüyorum. Sabiha Gökçen havalimanına indim, Dışarıya çok büyük bir heyecanla çıktım. Ulan ülkem ya diyorum. İngilizce konusmaktan cok sıkılmıştım. Biriyle muhabbet etmek falan bile istiyordum. Dudulluya gidip memlekete dönecem. E10'a mı ne bindim tam hatırlamıyorum. Ama çok mutluyum. Otobüste yer vermeyen insanları görmeye başladım, bulduğu boş yere hemen kapaklananları gördüm. Ama hala süper yaaa falan modundayım. E5'de bi yerde inip minibuslere binmem gerekiyor. İndim otobusten karşıya geçeceğim. Yaya geçidinden yürümeye başladım. Kafamı sağa çevirmemle üstüme hic çekinmeden yavaşlamadan gelen bir arabanın sürücüsüyle goz göze geldim. Direk kendimi yolun karşısına attım. Adam zerre yavaşlamaya çalışmıyor ve umrunda değil. Zaten koşmaya başlar birazdan kafasında. O andan itibaren o moda hiç girmedim. Yemişim Türkiye'sini dedim o gün. Bu da böyle bir anımdır. Anlıyorum seni ama geçer merak etme..
tam bir kamp sayılmaz belki ama zeytinli'de arkadaşım beş gün tuvalete çıkmayarak sorunu çözmüştü.
(bkz: zeytinli rock festivali)
(bkz: zeytinli rock festivali)
Güneydogu'dan istanbula. Bitmiş hüzünler topluluğu...
Bana hep aea'yı hatırlatır. (bkz: altın elbiseli adam). Toprağı bol olsun.
güzel motordur. ulaşılamayan öğrenci hayalidir. ses yoktur belki ama görüntü tamdır. Şuan turkiye'deki fiyatları parabolik olarak artmakta.
güzel motordur. ulaşılamayan öğrenci hayalidir. ses yoktur belki ama görüntü tamdır. Şuan turkiye'deki fiyatları parabolik olarak artmakta.
Geçen sene bir projesine katıldığım topluluk, grup her neyse. Beni perişan etmiştir. Fakat kesin hüküm vermek doğru değil. Yine de çok sıcak bir ortam her yerde(bkz: macaristan). Veyahut türkiye'de. Macaristan'a tam gittim projem iptal oldu. Onun devamında 3 hafta süren uzzuuuun bir sefalet, çile, evsizlik, nadir de olsa açlık... Neden bilmiyorum ama yine de seviyorum
Macaristan,
Gitmeden Bir TL'nin 77 forint olduğunu öğrenince mutlu olmak, sonrasında en büyük bozuk paranın 200 forint olduğunu öğrenip çok da ucuz olmadığını düşünmek. bir hayal kırıklığı, bir burukluk...
Gitmeden Bir TL'nin 77 forint olduğunu öğrenince mutlu olmak, sonrasında en büyük bozuk paranın 200 forint olduğunu öğrenip çok da ucuz olmadığını düşünmek. bir hayal kırıklığı, bir burukluk...