#tüm the-new-yorker entry'leri

amerika birleşik devletlerinin en büyük 4.şehri. dünyadaki en büyük petrol şirketlerinin bir çoğunun merkezi buradadır. downtown denilen şehir merkezinde total, exxon, chevron, shell gibi petrol şirketlerin ya da wells fargo gibi bankacılık devlerinin gökdelenlerini görebilirsiniz. aynı zamanda abd nin en büyük hastaneleri kanser araştırma birimleri bu şehirde bulunur. teksas denildiğinde akla gelen çölümsü imajın aksine yemyeşil ve bol yağmur alan, inanılmaz sıcak bir yerdir. nasıl sıcak şöyle hayal edin yağmur yağıyor ve hava o kadar sıcak ki yağmurun altında terlemeye devam ediyorsunuz. klimasız araba ile motorsuz arabanın farkı yoktur bu şehirde. bazı araçların sıcaktan boyası yanar bazılarının tavanı çöker, döşemeleri sökülür. inanılmaz trafiği vardır, otobanları pislik içindedir. arap ve ortadoğu nüfusu basmıştır her yeri. fetöcülerin inanılmaz yoğun olduğu bir eyalettir. westheimer road denilen neredeyse şehri ortadan ikiye bölen bir bulvarı/caddesi vardır kilometrelerce durmadan dümdüz gider. şeirde tepe yok. yükselti yok . yüksek bir yere çıkarsanız sonsuza kadar uzayan düzlükleri görebilirsiniz.

1950 lere kadar kasaba gibi bir yerken 70 lerde petrolle beraber hızla büyümeye başlamıştır. aslına bakılırsa 40-50 yıllık bir şehirdir.

yemekleri ve ölümüne verdikleri içecekleriyle abd seyahatimde son derece memnun kaldığım şirket.

adminlerinden bazıları açık açık kızları kollayıp(ilk hakaret eden bu kızlar olmasına rağmen) aynı cümleyle karşılık verince sizi banlayan ama kızlara dokunmayan, mesaj atıp yaptığının ayıp olduğunu sırf kadın diye kolladığını söylediğinizde "onların amı var evet kolluyorum" diyebilen garip yer. bestamiye durumu yazdığınızda bakıyorum hemen kardeşim diyeli 3 sene geçti üstünden asdfghjklşişlşkjhgfds...

son yıllarda aldığı göçle rezil rüsva olmuş memleketim. bok var gibi herkes izmire göç ediyor.

teksasın izmiri. bütün teksas eyaleti cumhuriyetçi muhafazakarlara oy verirken sadece bu güzel başkent demokratları seçer. şehir öğrenci ağırlıklıdır ve houston denen kazulet yerin aksine gezmesi ve bulunması oldukça eğlenceli, rahat bir yerdir. hazır gitmişken lime denen araçlarla şehirde kısa bir tur atın derim.

avrupada gezdiğim şehirler içerisinde kafadan ilk sıraya giren yeryüzündeki cennet.

http://www.npr.org/2017/08/02/541104795/trump-to-unveil-legislation-limiting-legal-immigration

lotoyla verileni kaldırılma aşamasında olan diğer şekillerde verilenlerde ise ciddi kısıtlamalar düşünülen belge.

türkiyeden gittiğinizde 50 senelik medeniyet farkıyla sizi şok eden şehir. güzel olmayan tek yanı şehirdeki mülteci ve göçmenler. bu kadar yaşadığı şehire eğreti duran, kaçtığı bütün geleneklerini yaşadığı şehre taşıyan insanların ne işi var burada diye sorgulamadan edemiyorsunuz. üstelik karadenizin bile yeşil olmadığını anlıyorsunuz bu şehrin bulunduğu eyaleti gezince.

köln de sadece bu edevatın çeşitlerini satan dükkanlar mevcuttur.

allaha emanet kurulmuş şirketti battı gitti. kağıt üstünde harika bir iş planı vardı fakat unuttukları burasının türkiye olduğu . alanlarında tekel olmalarına rağmen batabilmek ancak bu ülkede olacak iştir.