#tüm wilderwein entry'leri
UNUTMAYINIZ!
yatay geçiş yaptıktan sonra eğitim hayatınız boyunca 1 defaya mahsus geri dönüş hakkınızda bulunmaktadır.
yatay geçiş yaptıktan sonra eğitim hayatınız boyunca 1 defaya mahsus geri dönüş hakkınızda bulunmaktadır.
spil dağı , kamp ve trekking.
çok değer verilen bir hocaya şöyle gidilir.
malumunuz, okulum, kalıplaşmış hoca öğrenci ilişkisinden kopuk ; insan olmak üzerine kurulu ilişkilerle var.
+Hocam, bir konuda danışmam gerekiyor
-Buyur.
+yaşanmış onca ve sonu hep kötü biten yaralayıcı ilişkiden sonra tekrardan elime iyi bir ilişki şansı geçti ama korkuyorum;
ben çok afet severim çünkü
bu sevgimi ortada bıraktılar hep
bazen yıllarım kendi kendimi toplamakla geçti
ama korkuyorum , bu ilişkinin ciddileşmesinde
-Barış Manço - Sarı Çizmeli Mehmet Ağa dinle , cevabı orada bulacaksın
+peki
cvp : Yaz dostum,
Güzel sevmeyene adam denir mi?
1- güzeli sevmek ( fiziksel değil)
2- güzel sevmek ( gerekli riskleri ve sorumlulukları alıp adam gibi sevmek )
malumunuz, okulum, kalıplaşmış hoca öğrenci ilişkisinden kopuk ; insan olmak üzerine kurulu ilişkilerle var.
+Hocam, bir konuda danışmam gerekiyor
-Buyur.
+yaşanmış onca ve sonu hep kötü biten yaralayıcı ilişkiden sonra tekrardan elime iyi bir ilişki şansı geçti ama korkuyorum;
ben çok afet severim çünkü
bu sevgimi ortada bıraktılar hep
bazen yıllarım kendi kendimi toplamakla geçti
ama korkuyorum , bu ilişkinin ciddileşmesinde
-Barış Manço - Sarı Çizmeli Mehmet Ağa dinle , cevabı orada bulacaksın
+peki
cvp : Yaz dostum,
Güzel sevmeyene adam denir mi?
1- güzeli sevmek ( fiziksel değil)
2- güzel sevmek ( gerekli riskleri ve sorumlulukları alıp adam gibi sevmek )
10 parmağıma old school yazı karakteriyle motorumun ismimi yazmam.
Kuba superlight 200.
Kurumsal kimlik konusunda en başarılı şirketlerden biridir. Ürün kimliği konusunda da hakeza. Tüketici kimliği başlarda Türkiye'de çok oturaklı olmasa da, kendisinin müşteriye olan yaklaşımı itibariyle bu da gün be gün oturaklı bir hal almaktadır. Şöyle ki ;modern zaman demek bilgisayar demek,iş yapabilmek için bir şirkete bir ofise ihtiyaç duymadığın yalnızda elindeki bir bilgisayarla hallettigin zaman demek. Bilgisayarimizi alıp özgürce calisabilecegimiz her mekan bizim için işyeri haline gelmiştir, eee işin ucunda tarih boyunca ajanları ve savaşları olan kahve de olunca tabiki de Starbucks bu konuda en iyisidir. Ürün kimliğine geri dönecek olursak McDonald's Burger King KFC gibi büyük yemek zincirlerinin politikasını izlemektedir. Standartlik. Yani bir tüketici nereye giderse gitsin o mekan onun evi ve isyeridir. İç mimari ve konseptleri açısından sade ve çağa ayak uydurabilmis bir standartliga da sahiptir. Kendi mekanları hangi semtte olursa olsun (favorilerimden birisi Osman Gazi köprüsü girişindeki okyanus avmde bulunandir, koca bir tepeye yerleşmiş bu mekanda Marmara bölgesindeki en güzel gündoğumlari ve batimlari izlenebilir, hemen karşınızda Yalova ve dağları tepeleri, dibinizde deniz) fiyatların sabit olması konusu da müşterisini cezbeder. Bebek'teki mekan da aynıdır okyanus'taki de. Sanıldığı gibi çok pahalı bir mekan değildir 5 TL'ye dahi kahve icilebilecek bir kahve zinciridir . Biraz sade yaşamak güzel geliyor insanlığa, şu yargı ve onyargilarimizi bırakıp sadece kahve içsek ve hep aynı tadı alabilsek?
Mevcudun az olması ile beraber alınan eğitimin kalitesi had safhada. Her sene Türkiye 'de başarı açısından ilk 10 üniversiteye girmektedir. Akademisyenlerle karşılıklı gayet özgürce oturup her türlü sohbet dahi edebilir ve ifade özgürlüğü açısından kendinizi Avrupa' da zannedebilirsiniz. Akademisyenler masterlarini ya yurtdisinda ya da Türkiye'nin en iyi üniversitelerinde yapmıştır. Avrupa odaklı öğrenci profili yetiştiren bu okulda, okul bittikten sonra kendinizi piyasada iyi bir yerde veya yurtdisinda bulabilirsiniz. Türkiye'de yurtdisina en fazla öğrenci gönderen üniversiteler arasındadır. Yeni rektör haluk Görgün, sizlerin arasında kantinde oturabilir, ilgilendiğiniz bir hobiye dahil olabilir öğrencinin içinden bir adam olmakla birlikte, ozgecmisine baktığınızda yurtdisinda gördüğü eğitimin hakkını veren, okula geldiği günden beri her tarafa koşturan, bilimsel alanları güçlendiren kampüs hayatını canlandıran, okula bisiklet yolları yapıp ücretsiz bisiklet dağıtan kaliteli bir adamdır. Okulun mevkisi Kocaeli ile İstanbul'un tam sınırı üzerindedir. Şifaya birkaç dakika. Böyle bir konuma sahip olmasına bakmayınız çünkü Marmara bölgesinde bu denli müthiş bir doğaya sahip pek kampüs yoktur. Ormanı, ağaçlıkli yolları, papatya dönemleri, bostani, binlerce meyve ağacı, onbinlerce zeytin ağacı vs vs bulunur. Hamaginizi alıp ormanda, şehirden bir güzel kaçmış bulunmakta olursunuz. Çok iyi bir seviyede olmasına rağmen hala da gelişmekte olan bir okuldur. Muhtemelen 3 5 seneye kampüse yurdun yapılması ,banliyonun açılması (okul içinde durağı bulunmakta) ile beraber çok popüler bir bilim yuvasına dönüşecektir. Ki kendisi silikon vadisi projesi gibi düşünülen muallimköyde bulunan (Osman Gazi köprüsü girişinde bir alan) bilişim vadisi projesinin de ortaklarindandir. Her şey iyi güzel, evet kabul ancak sosyal açıdan sıfıra yakın bir seviyededir. Acayiptir ki çok iyi rekreasyon alanlarına ve müthiş bir doğa yapısına rağmen. Bunu şuradan çok iyi anlayabiliriz, okulun mevcudunun büyük bir çoğunluğu yaklaşık 900 dolaylarında öğrenci Gebze muallimköy kyk yurdunda ikamet etmektedir ve bu insanların hayatı yurt kampüs ikilisinden ibarettir. Yoğun beyin çalışma sistemine tabii tutulan bu öğrencilerin mental açıdan hiç sağlıklı olduklarını düşünmüyorum. Sosyal eksikliğin giderilmesi ile gerçekten hayret edeceğimiz bir seviyede olacaktir.
Konu hakkında detaylı bilgi veya yardıma ihtiyacı olan varsa yazımı editleyene kadar özelden yazabilir.
Hayatına girince
Nazım Hikmet - hoşgeldin kadınım
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin.
Yorulmuşsundur;
nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını,
ne gül suyum, ne gümüş leğenim var.
Susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim.
Acıkmışsındır;
sana beyaz keten örtülü sofralar kuramam
memleket gibi esir ve yoksuldur odam.
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin!
Ayağını bastın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi.
Güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde.
Ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler;
gönlüm gibi zengin,
hürriyet gibi aydınlık oldu odam.
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin...
Ayrılırken
Ahmed Arif - sevdan beni
arkadaş - yılmaz Güney - sevdan beni
Terketmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,
Can garip, can suskun,
Can paramparça...
Ve ellerim, kelepçede,
Tütünsüz uykusuz kaldım,
Terketmedi sevdan beni...
Ara dönemler sizlerin olsun...
Nazım Hikmet - hoşgeldin kadınım
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin.
Yorulmuşsundur;
nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını,
ne gül suyum, ne gümüş leğenim var.
Susamışsındır;
buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim.
Acıkmışsındır;
sana beyaz keten örtülü sofralar kuramam
memleket gibi esir ve yoksuldur odam.
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin!
Ayağını bastın odama
kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi.
Güldün,
güller açıldı penceremin demirlerinde.
Ağladın,
avuçlarıma döküldü inciler;
gönlüm gibi zengin,
hürriyet gibi aydınlık oldu odam.
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin...
Ayrılırken
Ahmed Arif - sevdan beni
arkadaş - yılmaz Güney - sevdan beni
Terketmedi sevdan beni,
Aç kaldım, susuz kaldım,
Hayın, karanlıktı gece,
Can garip, can suskun,
Can paramparça...
Ve ellerim, kelepçede,
Tütünsüz uykusuz kaldım,
Terketmedi sevdan beni...
Ara dönemler sizlerin olsun...