sobalı evde geçen çocukluk

/ 8
yarılmış kestanenin patlamasıdır, limonun mandalinanın kabuğundan çıkan kokudur, sıcak ekmeğe sürülen yağdır, çomdur. nar gibi kızaran bacadır, arkasında yatılan minderdir, candır, özlemdir.
çok güzel olduğu uydurulan çocukluktur. güzel falan değildir aksini iddia edene tepik atarım. niye mi:

- soba gece tütmesin diye gece ya kapatılı ya da o akşamı çıkaracak kadar odun/kömür konur. üşümemek için gece çocuk kat kat yorganın altında mahsur kalır.
- yakması zahmetlidir. elinizde çıra veya kozalak yoksa nasıl yakacağınızı söylemenizi rica edeceğim. (annemin yeni evliliği zamanında soba yakmak için yepisyeni havluyu yaktığını duymuştum.) çocuğun elleri soba yanana kadar derin dondurucuya girmiş gibi olur.
- soba çok yüksek sıcaklık verir ve söndüğü zaman içerisi buz gibi olur. bu kadar ısı değişimi değil çocuğu hasta olmayan adamı hasta edebilir.
- soba pistir. külünü boşaltma olsun, kömüre dokunmak olsun vs. temiz bir iş yapmıyorsunuz. çocukluğunuz soba isi içinde geçer.
- sobalı ev küçük çocuğu olan evler için uygun değildir. o velet sobaya yanarken dokunursa öğrenir o ayrı mesele.
- soba maliyeti doğalgaz kadar olmasa da vardır. ülkemizde evlerde kullanılan kömürler ithal kömürdür. (evde linyit ya da taşkömürü yakmazsınız. onlar sanayi tipidir.)
- sobanın üstüne su koyarız leğende yıkanırız, yemek yaparız patates koyar yerdik diyen arkadaşlara peşin cevabım, sobanın ısısından çaldığınızın farkında mısınız?

velhasıl kelam, fakir günlerimi anımsatır, sobalı evdeki çocukluk daha fazlası değildir.
Üzerine portakal veya mandalina kabuğu koyarak odanın atmosferini değiştirmek..
bu çocuk aynı zamanda peçkadan çıkan sıcacık köy ekmeğine tereyağı sürerek yemiş çocuktur.
Sadece çocukluğum değil şu anda da sobalı bir evde yaşıyoruz tek handikapı sıcak su sorunu ama onu da babam halletmiş tişikkirlir sipirmin ama yine de sobalı ev iz ma lav
soğuk kış aylarında çoğunlukla tek odada yanan soba, bütün aile bireylerini etrafına toplar. hele ki o sobanın fırın kısmı varsa közlenen patatesinin biberin tadı başkadır. yanan soba üstüne konulan mandalina ve portakal kabukları oda için en doğal oda spreyidir. banyodan çıkan çocuğun başını eğerek yanan sobaya ıslak saçlarından akan damlaların soba üzerinde zıpladığını görerek keyif almasıdır.. bu bazen tükürmesi de olabiliyordu :) Sobalı ev birlikteliktir, berekettir.. günümüzde bazı kesimlerde hala kullanılır. ama ilerleyen yıllarda etkisi kalmayıp nostalji olacak galiba...
üzerinde sabah kahvaltıda ekmeği kızartabildiğin. akşam kestane pişirebildiğin. canın sıkılınca üzerine su döküp sıçrayışlarını izlediğin ısınma aleti. hoş ve zahmetli kullanması. güzel olan ney kolay ki?
ben bizim ailenin sobalı dönemine denk gelememiş ama ikinci annem olarak gördüğüm üst komşumuzun sobasının etinden sütünden yararlanmış bir çocuktum. haftasonları bizi kahvaltıya çağırır, biz gelene kadar da ekmekleri kızartır ve sırf benim için sürülebilir çikolata alırdı. Evde elektirikler kesilip de kaloriferlerin çalışmadığı zamanlarda iki aile üst katta buluşup mustafa abinin öğrettiği yeni oyunlari oynardık. Öyle günlerde sobanın bize sağladığı o sıcak aile ortamını bir daha hiç yaşayamadım.
Hiç sobalı evde oturmadık ama anneannemin evine gittiğimizde hemen kuzineye patates atması için kadını resmen darlardık. O da bizi kırmazdı. iş yapmaktan nasırlaşmış elleriyle o sıcak patatesleri soyar ve yine kendi elleriyle yaptığı yufka ekmeğin içine koyarak bize yedirirdi.

Şimdi başlığı görünce o aklıma geldi, ışıklar içinde uyusun.
hala sobadan vazgeçmediğim için bitmeyen çocukluktur.
/ 8