yurt dışında yaşanan ilginç ve absürt anılar
Yıllardır seyahat eden beni bu başlığı açmaya sürüklemiş bir olay yaşadım 2 saat önce, Seul'de yolda yürüyorum gideceğim yeri bulamadım bende 3 kişinin yanına yaklaşıp İngilizce biliyor musunuz dedim iki genç ve biri orta yaşlı bu üç kişiden orta yaşlı olan bildiğini söyledi ve bende bu adrese gitmek istiyorum deyip adresi gösterdim adamda eliyle yolu işaret edip o taraftan gitmemi söyledi bende teşekkür ettim o sırada elini uzattı bende uzattım ve bir anda elimi ısırdı, size yaşadığım durumu asla anlatamam şok oldum ve hızlıca uzaklaştım en son arkamdan anıra anıra kahkaha atıyorlardı.
viyana'da kahlenberg tepesindeyiz. bir anda yağmurun başlamasıyla kendimizi durakta bekleyen otobüsün içine attık. otobüsün ön tarafındaki tekli geniş koltukta 50 yaşlarında bir türk hanım, yan tarafındaki çiftli koltukların birinde ise 20'lerin sonundaki kızı oturuyordu. annesi kızını yanına oturması için çağırdı. kızından "ben sıkışmayı sevmiyorum anne" yanıtını alan kadın, kızına verdiği verdiği "o zaman sikis" yanıtıyla kahkaha atmamıza sebep oldu.
evs ile hırvatistan'a gitmişiz kafalar güzel, tabii alkol ucuz hayat bize güzel falan ilk yardım sunumu alıyoruz proje gereği. herkes çok mutlu ama türkler daha çok :) yaralanmalar, yanıklar falan derken hayvan ısırmalarına geldi birden konu. birisi tarantula ısırmasını sordu biz de goygoya aldık, kertenkele görünce kalp krizi geçiriyorsun tarantulayı görsen neler yaparsın falan filan... insanı ömründe kaç kere tarantula ısırabilir ki diye de düşünmeden edemiyorum içimden. herkes hala goygoya almaya devam ediyor eğleniyor falan sonra birisi kahkaha atarak çıkıp ''sanki evinde tarantula besliyorsun'' dedi ve aynı hızda cevap geldi ''8 senedir evimde tarantula besliyorum''